Forex piyasasına ilk adım attığımda her şey bir rüya gibiydi.
Hızlı para kazanmak, finansal özgürlük, dilediğin yerden çalışmak…
İtiraf ediyorum, piyasaya girerken aklımda tam olarak bunlar vardı.
Ama gerçekler, çok daha öğretici ve çok daha sertti.
Bugün dönüp baktığımda, o ilk yıl bana hayattaki en değerli dersleri verdi. Şimdi o deneyimleri seninle paylaşmak istiyorum.
Başlangıç: Büyük Hayaller, Küçük Bilgiler
İlk yatırımımı yaptığımda birkaç başarılı işlemle kendimi bir dahi sanmıştım.
“Bu iş çocuk oyuncağı,” diyordum içimden.
Küçük kazançlar büyük bir özgüven verdi.
Fakat bilmediğim şey şuydu: Gerçek sınav kayıplar başladığında başlıyormuş.
Piyasada sürekli kâr edeceğimi sanıyordum. Oysa forex, kimseye sürekli kazanma sözü vermiyor.
İlk Büyük Darbe: Kaldıraç Tuzağı
Bir gün, oldukça iyi gittiğini düşündüğüm bir işlemde kaldıraç oranını yükseltmeye karar verdim.
“Ne kadar büyük lot, o kadar büyük kâr,” diye düşündüm safça.
İşler önce istediğim gibi gitti. Sonra, haberler geldi.
Piyasa tersine döndü.
Stop loss koymadığım için işlemim açık kaldı.
Gözümün önünde kazançlarım eriyip sıfıra indi.
İşte o gün anladım: Kaldıraç, hem dostundur hem düşmanın.
Psikolojik Savaş: Sabır ve Duygu Kontrolü
İlk kaybımdan sonra piyasaya öfkelenmeye başladım.
“Bu parayı geri almalıyım” duygusu, beni ardı ardına yanlış işlemler açmaya itti.
Ne mantık kaldı ne strateji.
Sadece kaybettikçe daha büyük lotlarla “telafi” etmeye çalışıyordum.
Sonunda, daha da fazla kaybettim.
Bu süreç bana forexin aslında kendi egonu kontrol etmekle ilgili olduğunu öğretti.
Piyasa hep haklıdır. Tartışmaya girersen kaybedersin.
Gerçek Değişim: Planlı ve Sabırlı Hareket
İlk şokları atlattıktan sonra okumaya, öğrenmeye, plan yapmaya başladım.
Her işlemin başında kendime şu soruları sormayı alışkanlık edindim:
- Gerçekten doğru sinyali mi görüyorum?
- Riskimi doğru hesapladım mı?
- Planıma sadık kalacak mıyım?
Birkaç ay içinde sonuçlar değişmeye başladı.
Hemen zengin olmadım, evet.
Ama zarar etmeyi bıraktım ve istikrarlı küçük kârlar elde etmeye başladım.
O küçük kârlar biriktikçe özgüvenim de geri geldi.
Bu kez sağlam temellere dayanarak.
Özetle
Forex bana sadece finansal okuryazarlık kazandırmadı.
Sabır, disiplin, duygularımı yönetme gibi hayatın her alanında işime yarayacak beceriler kazandırdı.
Eğer sen de bu yola yeni çıkıyorsan şunu bilmelisin:
Forex’te başarı hızlı gelmez, sabır ve doğru alışkanlıklarla inşa edilir.
Ve unutma, bazen kaybetmek, kazanmanın ilk adımıdır.